elma ilk imkansızlığım sanırım. geçen yıl bizim okulun başkanlık seçimleri vardı. işte biz daha 9.sınıfız. bize oy toplamaya geliyolar. ben diğer adaya söz vermiştim ama böyle sıraya girdiğimde onu bi gördüüm :( vuruldum resmen. önümde en yakın kız arkadaşlarımdan biri vardı hassiktir diye bağırmışım. ona bakarak ilerliyoduk sırada. işte bu yavşak da sanırım oy toplamak için kızlarla kesişiyo. ben tabi oyu buna verdim. başkan seçildi işte. Allam bi seviniyo ..Yarabbim yerim yeriim. Yani bal dök yala abi o kadar tatlı. işte ben bunu geçen yıl pek takmadım. bu yılın başına doğru benim bi arkadaşım hatta sıra arkadaşım adı da mumiga olsun bu arada. işte mumiganın en yakın arkadaşı buna aşık olmuş. yanımıza geliyo bunu anlatıyo. ulan ben zaten biliyorum dimi. ben hala aşkıyla ölüyorum. telefonumda resimlerr. her yerde elmaa elmaa diye sayıklıyorum. ama beni taktığı yok. imkansız işte amınkoyuyum. ona gidemem. adım atamam. çünkü neden rezil olma duygusu var. ben bu rezil olma duygusunu da sikiyim. o olmadan dünyaya bağlayan yer çekimini de sikiyim. okula gitmek zorunluluğunu da sikiyim. Allahtan bu yıl gidiyo.
Eee ne demiş Nazım Hikmet?
Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahiri Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder